Yalıtım camı

2 yada 3 cam panelin, yüzeyleri birbirlerine paralel olacak şekilde, kenarlarda ara boşluk çıtaları ile belli bir mesafede sabitlenmesi ve ara boşluktaki hava yada soy gazın sızdırmazlığının sağlanmasıyla oluşturulan saydam panellere yalıtım camı denir.

Mimari camdan beklentiler nelerdir?

Cam, mimarinin vazgeçilmez bir unsurudur. Bugünün pencereleri ve cepheleri belki de tahmin ettiğinizden çok daha fazla işlevi aynı anda yerine getirmektedir. Herşeyden önce mekanlara örtü oluştururlar ve bunu yaparken güneş ışığından da faydalanılmasına olanak verirler. Ancak bu örtü tek başına mekanları dış iklimden korumaya yetmez. Bu sebeple yalıtım camı (cam esaslı yalıtım birimi) fikri ortaya çıkmıştır. Adı “yalıtım camı” olsa da ve yalıtım konusunda da sürekli gelişim içinde olsa da, camın gerektiğinde güneş ışığını ve ısısını kontrol, güvenlik, emniyet, gürültü kontrolü, berraklık gibi birçok özelliğe daha sahip olmasını isteriz. Dolayısıyla cam kararı verilirken tüm bu gereksinimler saptanıp seçim ona göre yapılmalıdır. Mimari cam seçim kriterleri sayfasında cam seçiminde hangi kriterler olduğunu öğrenebilirsiniz.

Yalıtım camı ünitesinin bileşenleri nelerdir?

yalıtım camı

Yalıtım camı üniteleri aşağıdaki elemanlardan oluşur:

  • İç yalıtım dolgusu (bütil – poliisobutilen, mastik yada bant)
  • Ara boşluk çıtası (alüminyum, galvanize çelik yada daha iyi yalıtım için sıcak kenar cam çıtası)
  • Nem alıcı (slicate gel)
  • Dış yalıtım dolgusu (polisülfid – poliüretan – silikon, sızdırmaz mastik)

Yalıtım camı ünitesinde cam yüzeyleri nasıl isimlendirilir?

Yalıtım camlarında cam panellerin yüzeyleri dışarıdan içeriye doğru numaralandırılır. Dolayısıyla bir çift camda dıştaki camın dışa bakan yüzeyi 1. yüzey, içteki camın iç yüzeyi 4. yüzey olarak adlandırılır.

Daha iyi ısı yalıtımı için nasıl bir yalıtım camı kullanılabilir?

Yalıtım camlarının enerji performansları 3 bileşen ile değerlendirilebilir

  • ısı kayıpları (ısı iletim katsayısı Ug ile ifade edilir)
  • güneş ısı kazancı (solar faktör)
  • gün ışığı geçirgenliği (VT)

Sayısal olarak ifade edecek olursak:

tek cam için 5.6 W/m2K
standart yalıtım camı için Ug = 2.7 W/m2K, solar faktör %55, gün ışığı geçirgenliği %79
low-e kaplamalı yalıtım camı için Ug =1.3 W/m2K, solar faktör %53, gün ışığı %71
solar low-e kaplamalı yalıtım camı için Ug =1.3 W/m2K, solar faktör %43, gün ışığı %71

Yukarıdaki değerleri örnek değerler olarak kabul edin. Cam teknolojisi değiştikçe ürünlerin performansları da hızla değişiyor. En doğru değerleri cam üreticilerinin sitelerinden alabilirsiniz. Rakamları burada kavramları anlamak için kullanacağız. Yalıtım camlarının enerji performansı 3 bileşen düşünülerek ifade edilebilir.

Isı kayıpları

sı kayıpları dış ve iç ortam arasındaki sıcaklık farkından meydana gelir. Isı sıcak taraftan soğuk tarafa kaçar. Camın ısı iletim katsayısı camdaki ısı kayıplarını belirler. Isı iletim katsayısı düşük olursa ısı diğer tarafa kolay geçemez.
Yalıtım camları da bu fikirle doğmuştur. 2 cam arasındaki boşluk ısının iletim ile yayılmasını engeller. Isı kayıpları da 5.6 W/m2K’den 2.7 W/m2K’e iner. Ancak başka bir iyileştirme, low-e kaplamalı cam kullanımı, ısıyı içeride tutarak, ısı kayıplarını 1.3 W/m2K’e kadar düşürebilmektedir. Bu performansıyla low-e kaplamalı camlar, yalıtım camı ünitelerinin yeni standardı olmuştur. Günümüzde özellikle ısıtma giderlerinin önemli olduğu iklimlerde cam seçiminde low-e cam olmasına özen gösterilmelidir. Zaman içinde bu fikir başka fikirlerle birlikte daha iyi ısı yalıtım sağlamak üzere kullanılmıştır ve kullanılmaktadır. Bunlar:

  • 2 değil 3 cam panel kullanarak 1 değil 2 boşluk yaratmak
  • boşluğa soy gaz doldurarak ısı yalıtımını arttırmak
  • cam kenarlarında yalıtımlı cam ara boşluk çıtası (sıcak kenar cam çıtası) kullanmak

Bu önlemlerin biri yada birkaçı birlikte kullanılarak camdaki ısı kayıpları en aza indirilir.

Güneş ısısı kazançları

Yukarıdaki sayısal örnekte görüldüğü üzere low-e kaplamalı cam ile solar low-e kaplamalı camın ısı iletim katsayıları aynı, yani ısı kayıpları aynı. Ancak buna bakarak iki camın termal performanslarının eşit olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü iç ortam ile dış ortam arasındaki ısı alışverişi sadece sıcaklık farkından değil, güneş ışımasından da kaynaklanır. Güneşin görünür ışık ve kızılötesi ışınları ısıya sebep olurlar. Camın güneş ısısını ne kadar içeri aldığı yüzde olarak solar faktör ile belirtilir. Burada dikkat edilmesi gereken nüans:
Solar ısı kazançlarının az yada çok olmasından avantaj yada dezavantaj olarak söz edilebilmesi için pencerenin bulunduğu iklim koşulları ve konum bilinmelidir.

  • Eğer iç ortamda yılın hiçbir zamanı soğutmaya ihtiyaç duyulmuyorsa güneş ısısından kışın azami faydalanmak isteyeceğimiz böylece ısıtma masraflarını düşürebileceğimiz açıktır. İşte bu durumda solar kontrolü olmayan low-e kaplamalı camlar çok uygundur. Çünkü güneş ısısının içeri girmesine izin verirler. Buna da pasif solar kontrolü denir.
  • Eğer yazın soğutma giderlerinin çok olduğu sıcak bir iklimdeki pencereden bahsediyor isek solar faktörü düşük yani güneş ısısını daha düşük oranda geçiren güneş kontrollü (solar) low-e camların kullanımı daha uygun olacaktır. Üstelik spektral seçici olan solar low-e camlar güneşin ısıya sebep olan ışınlarını yansıtırken gün ışığını azami derecede içeri almaya yardımcı olur. Reflektif camlar da solar kontrol sağlar ancak gün ışığını (güneş ışınlarının spektrumda görünür dalga boylarını) yansıttığından en iyi yöntem olmayabilir, spektral seçici solar low-e camlar tercih edilebilir.

Gün ışığı geçirgenliği

Bu 3. ve son unsur ise görünür ışıktan ne kadar fazla istifade etmek istediğimizle ilişkilidir. Güneş ısısının yarısı görünür ışık olduğundan gün ışığını yansıttığımızda güneş ısısının da azalacağı aşikardır. Ancak spektral seçici camlar sayesinde ışığı yansıtmadan da güneş ısısını azaltmak mümkün olabilmektedir. Aynı güneş ısısı kazanç faktöründe olduğu gibi gün ışığı geçirgenliğinde de beklentimizin ne olduğu cam seçiminde belirleyici olacaktır.

Low-E cam, eşyaların ve kumaşların renklerinin solma nedeni olan ultraviyole (UV) ışınlarının geçişini %76 oranında, solar low-e cam ise %91 oranında engeller. Buna göre solar low-e camlar eşya ve kumaşlarda solmayı engellemesi sebebi ile de tavsiye edilir. Bu da solar kontrolün ayrı bir boyutudur.

Avrupa’da henüz modern low-e kaplamalı yalıtım camlarının yüzdesi çok düşüktür ancak hızla artmaktadır. Bilinçli seçim yapıldığında ülkemizde de yeni nesil camlarla elde edilebilecek enerji tasarrufu, ithalatımızda önemli bir payı olan enerji masraflarını düşürmekte önemli bir rol oynayacaktır.

Avrupa’da yalıtım camı tipi dağılımı

Yalıtım camlarının tarihi:

  • 1865 Yalıtım camı fikrine patent alınmıştır.
  • 1913 Düz cam seri üretimine başlanmıştır.
  • 1930’s Almanya’da ilk seri üretime başlanmıştır.
  • 1944’de Libbey-Owens-Ford Cam Firması Thermopane markalı yalıtım camı ünitelerini çıkarmıştır. Thermopane markası zaman içinde jenerik marka olmuştur. (Türkiye’de Isıcam’ın yalıtım camı ünitelerinin genel adıymış gibi tanınması örneğindeki gibi)
  • 1970 günümüz çift sızdırmazlı yalıtım camı ünitelerinin standart üretimi başlamıştır
  • 1975 ilk low-e camlar üretilmeye başlanmıştır

ilgili TSE standartları:

  • TS EN 1279-5+A2 Cam – Yapılarda kullanılan – Cam esaslı yalıtım birimleri – bölüm 5: Uygunluk değerlendirmesi
  • TS 3539-1 EN 1279-1 Cam – Yapılarda kullanılan – Cam esaslı yalıtım birimleri – Bölüm 1: Yalıtım biriminin tanımlanması için genel özellikler, boyut toleransları ve kurallar
  • TS 3539-2 EN 1279-2 Cam – Yapılarda kullanılan – Cam esaslı yalıtım birimleri – Bölüm 2: Nem geçirgenliği için uzun süreli deney yöntemi ve özellikler
  • TS 3539-3 EN 1279-3 Cam – Yapılarda kullanılan – Cam esaslı yalıtım birimleri – bölüm 3: Gaz sızdırma hızı ve gaz derişim toleransları için uzun süreli deney yöntemi ve özellikler
  • TS 3539-4 EN 1279-4 Cam – Yapılarda kullanılan – Cam esaslı yalıtım birimleri – Bölüm 4: Kenar sızdırmazlık malzemelerinin fiziksel özellikleri için deney yöntemleri
  • TS 3539-6 EN 1279-6 Cam – Yapılarda kullanılan – Cam esaslı yalıtım birimleri – Bölüm 6: Fabrika imalât kontrolleri ve belirli aralıklarla tekrarlanan deneyler
  • TS EN 12150-1 (İngilizce Metin) Cam- Yapılarda kullanılan- Termal olarak temperlenmiş, soda kireç silikat emniyet camı- Bölüm 1: Tarifler- Açıklamalar
  • TS EN 12150-2 Cam – Yapılarda kullanılan – Isıl olarak temperlenmiş soda kireç silikat emniyet camı – Bölüm 2: Uygunluk değerlendirmesi/mamul standardı
  • TS EN 572-2 Cam – Yapılarda kullanılan – Temel soda kireç silikat cam mamuller – bölüm 2: Yüzdürme (float) cam
  • TS EN 572-5 Cam – Yapılarda kullanılan – Temel soda kireç silikat cam mamuller – Bölüm 5: Desenli cam
  • TS EN 1096-1 (İngilizce Metin) Cam- Yapılarda kullanılan- Kaplamalı cam- Bölüm 1: Tarifler ve sınıflandırma
  • TS EN ISO 12543-1 Cam- Yapılarda kullanılan- Lamine cam ve lamine emniyet camı- Bölüm 1: Tarifler ve bileşenlerin açıklanması